Z Kuşağında bir Ergenle Başa Çıkma Tüyoları

Anasayfa » Geri Bildirim » Z Kuşağında bir Ergenle Başa Çıkma Tüyoları

Az önce yine kaygılı bir aile çıktı ofisimden. Üniversitede okuyan çocukları kendi seçtiği bölümü sevmemiş okulu bırakmak istiyormuş. Bütün gün evde bilgisayar oynuyormuş. Özellikle anne çocuğuna etki yaratamamaktan onun böylesine atalet halinde olmasından çaresiz ve evladının geleceği için endişeli hissediyor. Bu hikâye eminim tanıdık geldi sizlere de. Belki siz de ders konusunda sürekli çatışırken buluyorsunuz kendinizi. İnternet ve TV’yi yasaklamak dışında bir yöntem işe yaramıyor. Atalet halinde olan çocuğunuzu harekete geçirmek mümkün mü?    
 
Bu konu en çok ergenlik döneminde zorladığı için daha çok ergenlik dönemi ve de şu an ki ergenlerin bulunduğu Z kuşağı özelliklerinden bahsederek ilerlemek istiyorum. ‘Benim çocuğum uyumlu, isteneni yapan bir çocuktu. Ne oldu da böyle değişti, nerede hata yaptık doktor hanım hiç anlamıyorum.’ diyen çok ebeveynle tanıştım. Ergenlik 3 yaş döneminden sonra ikinci bir kimlik oluşturma dönemi; duygular yoğun yaşandığı için iniş çıkışın sık olduğu, bolca hayal dünyasında yaşandığı için de ayların yere basmadığı bir dönem. Ailenin yerini arkadaşın aldığı, sosyal beğeni ihtiyacının top yaptığı bir dönem.
 
Z kuşağı dönemi özelliklerine baktığımızda da;
 
Dijital cihazlarla çok fazla vakit harcama eğilimi var, ekrana bakma süreleri oldukça fazla. Akademik hayatları ve iş düzenleri konusunda endişeye girme eğilimindeler. Ergenlik sürecinde daha fazla depresyona girme ya da diğer zihinsel sağlık sorunları ile karşılaşma eğilimindeler. Dikkat eksikliği ya da odaklanamama gibi problemleri yaşama olasılıkları yüksek. Diğer kuşaklara göre daha özgür ve özel bir birey olarak kabul görülme içgüdüsü var.
 
Tekrar sorumuza geri dönelim. Ergenlik ve Z kuşağında olan bir çocuğa nasıl etkili bir ebeveynlik yapabiliriz? Eğer bir kişi üzerinde etki yaratmak istiyorsak o kişinin gerçeğini kabul ederek işe başlamalıyız. Z kuşağındaki bir ergeni dijital dünyadan koparmak pek de akıllıca bir yöntem olmayacaktır. Ya da özgür olmaya ihtiyaç duyan Z kuşağındaki bir ergeni sürekli kontrol etmek, eleştirmek, nasihat etmek onu öfkelendirmekten başka bir işe yaramayacaktır.
 
Bu döneme gelmiş bir gencin artık bir ebeveynden çok bir koça ihtiyacı vardır. İster siz ister bir başkası ona rol model olabilmeli, onun dünyasına uyumlanarak işe başlamalısınız. Hem kendi kararlarını kendi vermek isteyen büyüdüğünü iddia eden bir genç vardır karşınızda, hem de sadece kendi istek ve ihtiyaçlarına göre yaşamak isteyen geleceği okuyamayan bir çocuk. Bu gencin büyüme yolculuğunda ona güvenen dayanıklı ve tutarlı bir rehbere ihtiyacı vardır; iyi bir rehber denemesine ve hata yapmasına izin verir ama yaptıklarının da yapmadıklarının da sorumluluğunu taşımasını bekler, gerekirse bedellerini ödemesini ister. Kolay değildir tabii bir ebeveynin çocuğunun hata yaptığını göre göre susmak, beklemek ama uzun vadede çocuğumuzun kendi ayakları üzerinde duran bir birey olmasını bekliyorsak kendimizi de kontrol etmeyi ve sabretmeyi öğrenmeliyiz.
 
İşte bu noktada geçen hafta giriş yaptığımız bir bireyin gelişimi için olmazsa olmaz geri bildirim konusundan bahsedeceğim. Çocuklarımızın dürtüsel, sadece kendi istek ve ihtiyaçlarına göre davranmayı bırakıp aklını kullanabilen, durumları gerçekçi analiz edip harekete geçebilen bir yetişkine dönüşmesi için onlara öğüt vermek ve eleştirmek yerine geri bildirim verme becerimizi geliştirmeliyiz. Geçen hafta bahsettiğimiz geri bildirimin özellikleri şöyleydi:
 
*Geribildirim, gözlemlenen, görülen davranışa ve net veriye dayanarak verilir. Hangi konuyu geliştirmesine ihtiyacı olduğunu düşünüyorsanız haftalık bir değerlendirme günü belirleyin ve somut örnekleri paylaşın.
 
*Geribildirim verdiğiniz kişinin yaptıklarının ve yapmadıklarının karşısında bulunan kişiyi nasıl etkilediğini tanımlar. Böyle davranmasının sizi nasıl etkilediğini ona anlatın. Gelecek kaygısı mı, endişe mi, her neyse otantik duygularınızı paylaşın.
 
*Konu özetlenerek, karşı tarafa destek vermeyi amaçlar. Genellikle ergenlerin kafası karışıktır. Uzun ve detaylı cümleler sıkmaktan ve kafasını daha da bulandırmaktan başka bir işe yaramaz. Konuyu özetleyin, kısa ve net olun ve de en önemlisi onun gelişimini önemsediğinizi ve her zaman ona destek olmaya hazır olduğunuzu ifade edin.
 
*Geri bildirim vermeden önce izin almak etkili olur. Özellikle bir ergenle konuşurken dikkatli olun. Söylediğiniz her şeyi bir eleştiri olarak duymaya eğilimlidirler. İzin aldıktan sonra duygu ve düşüncelerinizi ifade edin.
 
*Güven ve saygı dolu bir ilişkideki taraflarca paylaşılması etkisini artırır. Onun üzerinde etki yaratmak istiyorsanız güvendiği, sevdiği ama kaybetmekten de korktuğu sözünün arkasında duran tutarlı biri olmalısınız. Eğer siz sınırları olmayan, kendi koyduğu kuralları bozan biriyseniz önce kendiniz üzerinde çalışarak gerekirse destek alarak işe başlamalısınız.
 
Uzm. Psk. Manolya Özek Tatış
 

Diğer Blog Yazıları

İntegratif Psikoterapi – İlişki İçinde Bir Temas Terapisi

İntegratif Psikoterapi Nedir? İntegratif Psikoterapi (IP), kuramın kurucusu Richard Erskine önderliğinde, psikodinamik, danışan-merkezli, davranışsal, bilişsel, aile terapisi, beden psikoterapisi, nesne ilişkileri terapisi, psikanalitik terapi, transaksiyonel analiz terapisi ve gestalt terapi gibi birçok güçlü psikoterapi kuramının bir araya getirilmesiyle ortaya çıkan ve en temelinde Transaksiyonel Analiz ve Gestalt yaklaşımlarını barındıran bir psikoterapi kuramıdır. İntegratif Psikoterapi, hem […]

Transaksiyonel Analiz (TA) ile Raket Duygular

Raket duyguları, bir bireyin çocukluk döneminde öğrendiği ve stresle başa çıkmak amacıyla geliştirdiği ancak zamanla uyumsuz hale gelen duygusal tepkilerdir. Transaksiyonel Analize göre duygularımız; otantik duygular ve otantik duygularımızdan dönüştürdüğümüz raket duygular olmak üzere ikiye ayrılır. Bu makalede, otantik duyguları kısaca tanımlayacak ve raket duyguların kökenleri, etkileri ve bunlarla başa çıkma stratejileri üzerine odaklanacağız.   […]

Transaksiyonel Analizde Yaşam Pozisyonları Nelerdir?

Transaksiyonel Analiz (TA), etkili iletişim ve kişisel gelişim konularında kullanılan güçlü bir araçtır. TA, kişinin yaşam kurgusunu anlamak için dört temel yaşam pozisyonunu inceleyerek, bireyin ilişkilerini ve davranışlarını anlamaya yardımcı olur. Bu yazıda, TA’nın önemli bir kavramı olan yaşam pozisyonlarına derinlemesine bir bakış sunacağız.   Yaşam Pozisyonları  Transaksiyonel Analiz (TA), bireyin yaşamı boyunca benimsediği dört […]

Transaksiyonel Analiz Kitap Önerileri

Günlük yorgunluğumuzu dinlenerek üzerimizden atmak istediğimiz bir gerçektir. Transaksiyonel Analiz kitap önerilerinin de tam bu noktada sizler için yararlı olacağını düşündük ve öne çıkan kitapları sizlerle paylaşmaya karar verdik. Transaksiyonel hakkında detaylı bilgi için Transaksiyonel Analiz nedir adlı makalemize göz atabilirsiniz.   Transaksiyonel Analiz için Öne Çıkan Kitaplar   2023 yılı sonu itibariyle Transaksiyonel Analiz […]

Transaksiyonel Analiz Film Önerileri – Öne Çıkan 12 Film

Transaksiyonel Analiz (TA) kavramını anlamak ve uygulamak, insanların ilişkilerini, duygusal dengeyi ve kişisel gelişimi anlamalarına yardımcı olan bir psikoterapi yaklaşımıdır. Bu bağlamda, birbirinden farklı konuları ele alan ve derinlikli karakter analizleri sunan filmler, transaksiyonel analiz ilkelerini keşfetmek için değerli araçlar sunmaktadır. İnsanların içsel dünyalarını, duygusal etkileşimlerini ve ilişkilerini anlamak için bu filmler, izleyicilere düşündürücü bir […]

Transaksiyonel Analiz (TA) Nedir?

Günlük yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası olan iletişim, insan ilişkilerini şekillendiren temel unsurlardan biridir. Ancak iletişim, sadece sözcüklerin aktarılmasıyla sınırlı değildir. İnsanlar arasındaki etkileşim karmaşık bir süreçtir ve bu süreçte duygular, düşünceler ve kişilikler de önemli bir rol oynar. Tam da bu noktada, Transaksiyonel Analiz (TA) devreye girer. Eric Berne tarafından geliştirilen ve “Eğer herkes Transaksiyonel […]

Transaksiyonel Analizde Ego (Benlik) Durumları Nelerdir?

Transaksiyonel Analiz, kişiliğin yapısını ve insanların geçmiş deneyimlerinin bugünkü davranışlarına olan etkilerini anlatan güçlü bir kuram olarak kabul edilir. Bu kuramın temel taşlarından biri de “Ego (Benlik) Durumları“dır. Eric Berne, Ego Durumlarını, kişiliğimizin dışarıdan gözlemlenen parçası olarak tanımlamıştır. Bu tanım, insanların kişiliklerini ve diğerleriyle iletişim kurma biçimlerini anlamımızda bize rehberlik eden güçlü bir kuram olan […]

Transaksiyonel Analiz Kuramı Nedir?

“Eğer herkes Transaksiyonel Analiz (TA) biliyor olsaydı dünyada hiç savaş olmazdı.” der Eric Berne. Oldukça güçlü bu iddianın aslında haklı bir sebebi var…   Transaksiyonel Analiz Kuramı Ne Demek? Ne Anlama Gelir? Transaksiyonel Analiz (TA) Kuramı, kişiliğin yapısında ne olduğunu ve geçmiş yaşantılarımızın bugünkü kişiliğimize ve davranışlarımıza olan etkilerini açıklayan güçlü bir kişilik kuramı olmasının […]

İzmir Temel TA Eğitimi

Kişiliğin yapısında ne olduğunu açıklayan, kendimizi geliştirmeye ve değiştirmeye rehberlik eden Transaksiyonel Analiz Kuramı ışığında bir keşif yolculuğuna çıkmaya ne dersiniz? 😌   ℹ️Eğitim, Türkiye’de TA Kuramının ilk uygulayıcılarından ve Transaksiyonel Analiz Enstitüsü (TAE) kurucusu Uzm. Psk. Hülya Üstel Eleviş tarafından verilecektir.   📍Beyond Hotel, İzmir   📄Eğitimi başarıyla tamamlayan katılımcılara TA eğitimi kapsamında TAE […]

Afet Dönemlerinde Sosyal Medya Paylaşımlarının Etkileri

Maalesef ülke olarak çok kötü bir haftaya uyandık. Kahramanmaraş ve çevresindeki illerimiz önce 7,7 sonra 7,6 büyüklüğündeki iki büyük depremle sarsıldı. Öncelikle depremden direkt ya da dolaylı yoldan etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Yaralılarımıza acil şifa, kaybettiklerimize rahmet ve yakınlarına baş sağlığı dileriz.   Hepimiz çok üzgünüz. Elimizden geleni yapmak ve bir şekilde […]

İç Seslerimizi Yönetmek

Yeni bir haftadan herkese merhaba. Geçtiğimiz haftalarda Ego (Benlik) Durumları kavramını detaylı bir şekilde ele almış ve bugün bir yetişkin olarak bu Ego Durumlarının, yani iç seslerimizin, aktif olduğunu anlatmış ve sizleri hangi iç sesinizin daha aktif olduğunu keşfetmeye davet etmiştik.   Bu hafta ise İç Seslerimizi fark ettikten sonra bu sesleri yöneterek yaşamımızı daha […]

İç Seslerimiz

Herkese merhaba. Geçtiğimiz hafta 5 farklı Ego Durumunun benliğimizin gelişimindeki etkisini ele almış ve hepsinin birer işlevi olduğunu bir örnek üzerinden açıklamıştık. Bu hafta Ego Durumlarına daha yakından bakacağız ve kendi stilimizde hangisini daha çok kullandığımızı yine bir örnek üzerinden keşfetmeye çalışacağız.   Diyelim ki yöneticiniz/müdürünüz bir gün sizi yanına çağırdı ve şirkette küçülmeye gittiklerini, […]

Neden ben Ben oldum?

Yeni bir haftadan herkese merhaba… Geçtiğimiz hafta benliğimizin oluşumunda Temas İletilerinin etkisinden bahsetmiştik. Bu hafta ise Ego (Benlik) Durumları kavramını sizlerle paylaşmak istedik.   Transaksiyonel Analiz Kuramı hepimizin içinde olan 3 farklı Ego Durumunu; Ebeveyn, Yetişkin ve Çocuk olarak tanımlar. Bu yaklaşıma göre her birimiz bugün birer yetişkin olsak da içimizde bir Çocuk Ego durumu […]

Ben kimim ve bunu nereden biliyorum?

Hiç kendinize “ben kimim ve bunu nereden biliyorum?” sorusunu sorduğunuz oldu mu? Hemen hemen herkes “ben kimim” sorusunu kendine sormuştur diye tahmin ediyoruz. Peki kim olduğunuzu nereden biliyorsunuz?   Bu haftaki yazımızda kimliğimizi ve kendimize dair sahip olduğumuz bilginin kaynağını Temas İletileri kavramı üzerinden açıklayacağız. Transaksiyonel Analiz Yaklaşımı‘na göre insanın en temel ihtiyaçlarından biri temasta […]

21 Gün Kuralı

Yeni bir haftadan herkese merhaba, geçtiğimiz hafta yeni alışkanlıkları kazanmakta neden zorlandığımızdan ve bu konuda neler yapabileceğimizden bahsetmiştik. Kısaca özetleyecek olursak, yeni bir alışkanlık kazanmak için atabileceğimiz ilk adımın ihtiyacımızın ardında yatan gerçek motivasyon kaynağını belirlemek olduğunu, sonrasında ise bu ihtiyacımızı hayata geçirmek için küçük adımlar atabileceğimizi söylemiştik. Bununla birlikte, alışkanlıkları değiştirmenin, özellikle hayatımızda köklü […]

Yeni Alışkanlıklar

Yeni bir haftadan herkese merhaba… Geçtiğimiz yazının konusu kendimizle kurduğumuz iletişim biçimimizi değiştirmek ile ilgiliydi. Bu hafta ise aldığımız yeni kararları hayta geçirmekte neden zorlandığımızdan ve bu konuda neler yapabileceğimizden bahsedeceğiz.   İnsanlardan sık sık “alışkanlıklarımı değiştiremiyorum”, “hayatımda yeni kararlar almıştım ama hiçbirini uygulayamadım” gibi cümleler duyarız. Bu sorunlarla karşılaşmamızın ilk sebebi alışkanlıklarımızı değiştirmenin göründüğü […]

Kendimizle İletişim Biçimimizi Değiştirmek

Kasım ayının sonundan herkese merhaba… Yılın son ayına “Yeni Bir Yıl, Yeni Kararlar” konusuyla başlıyoruz. Hemen hemen hepimiz yeni bir yıla hazırlanırken koskoca bir yılın nasıl geçtiğini ve bütün bir yıl boyunca neler yaptığımızı değerlendiririz. Hayatımızda neler değişti, neler aynı kaldı veya değiştirmek isteyip de değiştiremediğimiz neler oldu diye bütün bir yılımızı gözden geçiririz. Bazen […]

Mobbing

Kasım ayının son haftasını işyerinde psikolojik şiddet konulu yazımızla sonlandırıyoruz. İş dünyasının “Mobbing” olarak nitelendirdiği bu kavram günümüzde çok sık karşılaştığımız ve sonucu istifaya, iş akdinin feshine veya tazminat davasına kadar varabilen bir durumdur. &nsbp; Mobbing, bir yöneticinin veya bir grup tarafından genellikle hedef alınan kişi veya kişilerin çalışmalarını engellemek, huzurunu kaçırmak, yıldırmak yoluyla gözden […]

Eşler Arası Psikolojik Şiddet

Büyük hayallerle ve umutlarla başlanılan evliliklerde ve ikili ilişkilerde zaman zaman inişler ve çıkışlar yaşanmaktadır. Farklı kültürlerde yaşayan iki insanın aynı hayatı ve evi paylaşırken fikir ayrılıklarına düşmesi ve tartışması oldukça normaldir. Önemli olan iki yetişkin gibi konuşup, karşılıklı birbirini dinleyip asgari müşterekte buluşabilmektir.   Günümüzde pek çok çift arasında psikolojik ve fiziksel şiddete rastlıyoruz. […]

Çocuklarla Şiddet (Terör) Hakkında Konuşmak

Dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan terör olayları yetişkinleri olduğu gibi çocukları da etkileyebilir. Terör, şiddet ve eylem haberlerinin yoğunlukla alındığı günümüzde, yetişkinler çocukların kendilerini güvende hissetmeleri için onlara destek olmalıdırlar. Çocukların olaylardan etkilenme dereceleri kişisel şartlara bağlıdır.   Eğer terör ve şiddet çocuğun gündeminde yoksa, merak ettiği ve sorduğu şeyler yoksa, gündemine almasını sağlayacak bilgi ve […]

Akran Zorbalığı

Yeni bir haftadan herkese merhaba… Bu haftaki konumuz çok sık karşılaştığımız bir psikolojik şiddet türü olan akran zorbalığı/şiddeti. Peki sıklıkla duyduğumuz bu kavram olan akran zorbalığı nedir?   Akran zorbalığı, çocukların ve ergenlerin akranları tarafından saldırgan davranış ve tutumlara maruz kalmasıdır. Zorbalık davranışı; kasıtlı olarak bir başkasına zarar vermek, sindirmek istemek, kendi istediğini yaptırabilmek için güç, […]






    İletişim